Işıkla Boyama Nedir ve Nasıl Yapılır?

Ben mutlu olmaya alışık olan bir fotoğrafçıyım. Şu anda kendimi büyük bir tehlikede buluyorum. Dünyadaki aydınlatma üreticileri, geleneğin dışında hareket ettiğim için beni dava edebilirler. Pahalı ve karmaşık kameraları üreten insanlar beni soytarı ve tatmin olmayan bir asi olarak bulabilirler. Kendi özel alanlarında beni parya olarak adlandırabilirler.

Bu sayfada fotoğraflarını gördüğünüz şeylere benzer görüntüler üretmek için, fotografik, özellikle pahalı sanat için tasarlanan teçhizatlara ihtiyaç duyulmaksızın basit bir el feneriyle bunun nasıl başarıldığını göreceksiniz. Gerçeği söylemek gerekirse malzemelerin çoğunu hırdavatçılardan ve tefeci dükkanlarından topladım.

James Brever
“Karanlık Tutkusu”

Işıkla Boyama Nedir ve Nasıl Yapılır?

Bu poz, Brever’in Kaliforniya’da Long Beach’le oturma odasında Ektachrome 64 film ve odak uzaklığı f/11′e ayarlanmış 40mm’lik Zeiss lensli Hasselblad 500C kamerayla çekilmiştir. Perde “B” (bulb) konumuna getirilmiş ve dakikalarca açık bırakılmıştır. Tek ışık kaynağı yerel bir hırdavatçıdan alınan el feneridir. Brewer, perde açık konumdayken modelin üzerinde ışığı hareket ettirmiştir. Bu pozun başarısı aynı zamanda tamamen karanlık bir odada uzun süre pozunu bozmadan durabilen modelin yeteneğiyle de ilgilidir.

Biliyorum, konunun başlığını okudunuz. Böylece fotoğrafçı milyon dolarlık stüdyo sistemine ve yıllarca süren bir deneyime sahip olmalı ve başarılarının sebebi de işte budur diye düşüneceksiniz. Ben bu düşünceye asla katılmıyorum, milyonlarca doların harcanması gerektiğini düşünmüyorum. Bu konuyu kanıtlamak için bir insanın ihtiyaç duyacağı malzemelerle ilgili listeyi sizlere sunuyorum.

Işıkla Boyama Yapmak İçin Gerekenler

Çekim için bir stüdyo ya da karanlık oda

Bu bir banyo, oturma odası ya da ay ışığı olmayan bir gecede insansız büyük bir arazi olabilir. Seçim sizin. Eğer kendi stüdyonuz için milyonlarca dolar harcadıysanız, siz de pencereleri kapatarak ve çekim yaparken ışıkları söndürerek deneyebilirsiniz.

(B) yada (T) konumuna sahip bir fotoğraf makinesi

Fotoğraf makinesinden anlamayanlar için ekleyelim, “B” ve “T” konumları fotoğraf makinelerinizin perdesini siz kapatmaya karar verinceye kadar açık tutma konumudur. İlk deneyimlerime, Kodak Signet “44″ fotoğraf makinesiyle başladım. Ben doğmadan birkaç yıl önce Amerika’da el sanatıydı. Perde çalışma hızı sadece “B” ve “T” idi. Bu da, ışıkla boyama için mükemmel bir konumdur.

Bir Tripod

Tripod bu yöntemin esasını oluşturur. Çünkü kameranızı oynatmadan tutabilmenin tek yolu budur.

Perde (Release)

Bu “B” modundaki kameralar için yapılması gereken bir tekniktir. Eğer makineniz “T” konumuna sahipse gerekli değildir. (NOT: “B” konumu siz elinizi deklanşörün üzerinde basılı tuttuğunuz sürece ya da kabloyu serbest bırakıncaya kadar perdeyi açık tutacaktır. “T” konumu ise perdeyi açar ve elinizin kamera üstünden kaldırmanıza izin verir. “T” konumunda perdeyi kapatmak için çok basit bir şekilde yeniden deklanşöre basmanız ya da perde hızı düğmesini değiştirmeniz yeterlidir.

Bir yardımcı (isteğe bağlı)

Bir yardımcı, perde açıkken sizin direktifleriniz doğrultusunda lensleri, tripodu, kameranızı istediğiniz yere kaldırabilir. Bu yöntem size istenmeyen pozlar olmaksızın flaşı kullanarak karanlıkta hareket edebilmenizi sağlar.

Sabırlı bir model

Bu, sadece modele gereksinim duyarsanız başvurulacak bir metoddur. Şunu anlamanız gerekiyor ki modeliniz, bir dakikadan 5 dakikaya kadar herhangi bir yerde pozunu değiştirmeden sabit olmalıdır. Çünkü bu arada başka bir yardımcı, fener, flaş, yılbaşı ışıklandırmaları ya da hırdavatçılardan aldıkları herhangi bir ışığı modelin üzerinde sallayacaktır. Bahsedilen bütün bu malzemelerin listesi, eminim size bir öğrencinin cep harçlığı karşılığında alınabilecek şeyler olduğu konusunda sizi ikna etmiştir.

Işıkla Boyama Tekniğinin Kullanımı

Tekniğin kendisi karışık değil. Fotoğraf makinenizi tripoda yerleştirin ve normalde göreceğiniz şekilde vizörden kompozisyonunuzu oluşturun. Bütün ışıkları söndürün ve elinizde fener ile konunuza doğru yürüyün. Yardımcınızdan kameranızın kapağını kapatmasını ve perdesini açmasını isteyiniz.

Perde açık konumdayken ilk seferinde karanlıkta ışıkla boyama yapacak olan fotoğrafçının istenmedik pozlar yaratmasını engellmek için, yardımcınız lensi kapalı tutmalı.

Şüphesiz tamamen karanlık bir odada perdenin açık konumda olması pozlanmayı sağlamaz. Bir yardımcı kullanmanın avantajı karanlıkta filmin pozlanması esnasında bu hareketlerin sayısını seçme olanağını size sağlamasıdır. Eğer konunuz bir model ise, işlem bitene kadar hareket etmemesi gerektiğini modelinize söylemelisiniz ve bu arada perde kapalı konumda olmalıdır. Çünkü hareket fotoğrafta bulanıklık yaratır. Asistanınızdan lens kapağını kaldırmasını isteyiniz. Bu noktada bir ressamın fırçayı kullandığı tarzda siz de yaratıcılığınızı fener ile yapabilirsiniz. Karanlıkta perde açıkken, konunuza tuttuğunuz ışıkta seçici davranabilirsiniz. Bu durumda sadece pozlanacak konunuzu seçmekle kalmazsınız, hatta ışığın yoğunluğunu ve açısını da seçebilirsiniz. Bu tekniği hissedebilmek için bir kaç test çekmek isteyebilir ve aynı zamanda en etkili üretimin ne olduğunu da belirleyebilirsiniz. Renkler, fenerin önüne tutulacak renkli filtrelerle oluşturulabilir, fakat filtre taktığınızda ışığın kameraya ulaşabilmesi için ekstra bir zaman daha gerekeceğini hesaba katmalısınız.

Lens diyaframı, ışığın gücüne ve kameraya olan uzaklığına bağlı olarak değişecektir. F/8 den f/11′e kadar olan mesafede ISO 200 ya da daha yavaş bir filmi öneririm. Flaşta olduğu gibi fenerlerde de tungsten ayarlı ampuller kullandığını unutmayınız. Bu yüzden, tüm renk ve konular için film doğal olmayan bir sıcaklık üretecektir. Buna rağmen bu hoş da olabilir. Ayrıca kendinizi sadece fener kullanmak zorunda hissetmeyin. Küçük bir değişiklikle flaş ışıkları (floodlights) yılbaşı ağaçlarında kullanılan ampulleri, bu özelliklere sahip ışıkları, yol aydınlatmalarını ya da buna benzer ışıklandırmaları kullanabilirsiniz. Bu tür ışık kaynakları konuyu indirek yönden aydınlatmada kullanılabilir veya film üzerinde kendi ışıklı imzasını (neon) yaratmak için kameraya yönlendirilebilir.

Benim ana tekniğim basit ve nispeten ilk deneyimimden beri değişmeyen bir tekniktir; Fotoğraf makinesini tripoda yerleştiriyorum, perdeyi açık konuma getiriyorum ve yavaş film (ISO 25-100) kullanıyorum. Odak uzaklığını f/8-f/16 arasında durduruyorum ki bu işlem filmin ışığa bağlı olarak aşırı pozlamasına engel oluyor. Koyu renk kıyafetler giyiyorum ve böylece ışık yansıtmıyorum. Bu durum, perde uzun süre açık kaldığı zaman bile sapmaların kontrol edilmesini sağlar. Koyu renk giyinmek ve ışığı sarmak, ışığın patlamasına engel olacaktır.

Kapılar, ışıklar, tekerlekler ve kıyafetler gibi konunuzun detaylarına sistematik olarak yaklaşmaya çalışın. Konu aralarında ya düğmeyi ya da lensi kapatın. Geniş objektifler üzerinde çalışırken kameranızın üzerine siyah bir örtü serin ve dinlenin.

Işık aralarından sakının. Sakınmazsanız gereken diğer konular şunlardır; kamera ile konu arasındaki vücut ya da kafa, siz çalışırken ışığın titremesi veya konunuzu belirlemeyi unutma…

Tek bir aydınlatmada renk değişimlerine bağlı olarak başarısızlıkla sonuçlanan sürprizlerle karşılaşabilirsiniz. Elinizde pil ve birkaç tane ampul bulundurmanız yararlı olacaktır. (Murphy Kanunu!). Ayrılan alanlarda dışarıda çalıştığınız zaman bir ya da iki arkadaşınızı yanınızda getirin, sayının artması sizin daha rahat etmenizi sağlayacaktır.

Işıkla Boyama Araçları

Halen yeni bir teknik olan ışıkla boyama, bir dereceye kadar kural dışı ve bilimseldir. Bununla birlikte belirli malzemeler, bu tutkunun geçici bir heves olmadığına işaret ederek fotoğraf malzemeleri satan marketlerde bulunmaktadır. Bu aletlerin ücretleri, 6000$’dan başlayarak bir paket sigara fiyatına kadar değişmektedir. Açıkçası sonuncusu özellikle ışıkla boyamak için geliştirilmiş bir alet değildir ancak, küçük konular üzerinde başarıyla kullanılmaktadır.

The Hosemaster

Aoron Jones’un hosemaster’ı ışıkla boyama için stüdyonun bir parçasıdır. Bu 300Watt kuvars arc lambası (gün ışığına ayarlı) 15 foot fiber-optik hose, yardımcı perde filtre sistemi ve fiber-optik hose için bir end-fitting’den oluşmaktadır. The end fitting iki tip filtreyi gerektirir; bir elektriği kesen (vignette), -böylece ışığın yoğunluğunu belirlemek mümkündür- ve renk düzeltici filtreler -bu da ışığın renginin ayarlanmasını sağlar-. The end fitting, uzaktan kumanda aleti sayesinde kameranın önüne filtrelerin konulmasını, perdenin açık ya da kapalı olmasını size sağlar.

Bütün otonomiyi sağlamasına ilaveten, Hosemaster’in 300 watt’lık ışık kaynağı, geniş formatlı kameralarda pratik pozlar sağlar ve kusursuz tekrar için bir gömme audio timer’ına sahiptir.

FX Işığı

Işıkla boyamada bir diğer alan da Light FX’dir. Bir saç kurutma makinesini andırır. İçinde hareket edebilen mükemmel bir gün ışığına ayarlı dicroic filtresiyle, 75 watt’lık halojen bir projektör lambası vardır. Şunu hatırlayın ki ışık (beam)’i sadece Hosemaster’daki gibi parlak FX ısık üreterek konudan sadece 4 inch uzaklıktadır. Fotoğrafik kesinlik için gömme audio timer’i pozun tekrarlanmasını ve çok yönlülüğünü sağlar. FX ışığı yeniden şarj edilen batarya gücündeki holster ile uygulanabilir. Lıght FX ışığın pek çok avantajları arasında baş kısma monte edilen birbiriyle değiştirilebilir fiber optik aksesuvarların olmasıdır. Siz sadece ışık kaynağını direk olarak konunuza getirmekle kalmayacak, fakat fiber optik yardımcı aksesuarları küçük ürünler üzerinde yakın çalışmalar için 3mm-7mm-11mm fitting gibi ayarları da sağlar.

Eski Usul Bir Yöntem

Yıllarca ışıkla boyama için özellikle dizayn edilmiş aletlerin geliştirilmesinden önce pek çok fotoğrafçı ışıkla boyama efektleri için farklı türdeki ışık kaynaklarını kullandılar. 60′lı yıllardan beri sinema ışıkları, flaşlar, fotoğraf lambaları ve delikli kurşun levhaların kullanıldığını işittim. Her hikaye aydınlatma aracının faydalarını yeniden gündeme getirmiştir. Bir kaç yıl deneyimden sonra şu üç kolay yöntemi keşfettim.

Geniş konular için, seçimimdeki alet şarj edilen polis Maylite’dır. Işın ayarlanabilir bir spottan sağlanır. Buna rağmen elektrik lambasının teli sıcak bir spot yaratacaktır. Bu yüzden ben flaşın üzerine bir parça kağıt konulmasını ya da yayılmasını sağlayan bir materyal konulmasını öneririm.

Bir konuda “patlama” için, Makite şarj edilebilir flaşını seçerim. Lamba tellerinin film üzerinde görünüp görünmediğinden emin değilim. Işık benim f/11 diyaframı için çok parlaktı. Maalesef, bunu yazana kadar Makite şarj edilebilir bir flaşım yoktu. Böylece eğer yeniden şarj edilen bir şeye ihtiyaç duyarsanız ve ışıkla boyamaya çalışmak isterseniz, bir taşla iki kuş vurabilirsiniz.

Benim son aletimde iki paket Camel sigarası aldığımda verilen hediyeydi. Camel içmem ve genelde sigara içmeyi önermem buna rağmen onları satın aldım çünkü, pek çok küçük görsel illimunasyonları yaratan küçük flaşı gördüm. Bu ürünün Mag-Lite tarafında Amerika’da yapıldığını öğrendim.

YAZAN: JAMES W. BREWER
(Çeviren: Tülin Ağca)